Dünya Ekonomik Forumu Basın Açıklaması
İsviçre’nin Davos şehrinde gerçekleşen Dünya Ekonomik Forumu’nun ardından Başkanımız Nilüfer Bulut’un bir demeç verdi, Başkanımız yaptığı açıklamada şunlara değinerek :
“Dünya Ekonomik Forumu’nun 2024 yıllık toplantısı bildiğiniz üzere “ Güvenin Yeniden İnşaası” temasıyla ve önemli bir perspektif üzerinden “yapay zeka ile hızlı dönüşüm ortamında güvenin yeniden inşası” konusunun detaylıca masaya yatırılması şeklinde gerçekleşti. Her yıl olduğu gibi TİKAD olarak, geçtiğimiz hafta da Davos Zirvesi’ni yakından takip ederek, Zirve çıktılarına ilişkin araştırma ve analizlerimizi tamamladık.
Belirtmeliyim ki, Zirve’de jeopolitik gelişmeler, iklim değişikliği ve yapay zeka konularının ana gündem maddeleri olması, bizlerin nasıl bir dünyaya hazırlanmamız gerektiğine ilişkin önemli ip uçları elde etmemize imkan verdi. Bir anlamda yakın ve orta vadeli projeksiyonlar insanlığın temel ve acil sorunlarının altını kuvvetle çizerek dünya liderlerine biran önce önlem almaları, çünkü çevresel etkilerin ve küresel çatışmaların dünyanın geleceğinde belirleyici faktörler olduğunu vurguladı, liderlere bir anlamda yol haritası sundu.
Dünya liderlerinden beklentimiz açıkçası bu sonuçları dikkate alarak çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakma konusunda işbirliği yapmalarıdır. Zira, Ortadoğu ve Ukrayna’daki gerilimin devam etmesi halinde tedarik zincirlerinin bozulabileceği ve bunun dünyadaki enerji ve gıda güvenliğini tehlikeye atabileceğine yönelik değerlendirmelerin Zirve’de çok öne çıktığını biliyoruz.
Tüm bunların ışığında, 2024 yılında küresel ekonomi için beklentilerin durgun olmaya devam edeceğinin ve jeopolitik gelişmelerin ekonomik faaliyetler üzerinde baskıya neden olacağının öngörülmesi de haliyle kaçınılmazdır. Cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesinin ülke ekonomilerine katkısı her platformda dile getiriliyor. Ancak, Davos Zirvesi’nde kadın sağlığı ile ekonomi arasındaki ilişkininin çarpıcı şekilde ortaya konması memnuniyet vericidir.
Kadın sağlığının desteklenmesinin dünya ekonomisine 1 trilyon dolar kazandırabileceği yönündeki tespiti çok önemli buluyoruz. Kadınların sağlığa erişim sorunu sebebiyle “Sağlık boşluğu” olarak tanımlanan bu eşitsizliğin çözümünün kadın sağlığına odaklanan bilimsel araştırma ve teknolojilerin desteklenmesinden geçtiği uzun zamandır dile getiriliyordu. Davos’ta buna özel bir başlık açılmasını önemsiyoruz. Çünkü maalesef Femtech dediğimiz bu alana yapılan yatırımlar sadece %3 lük pay kaplıyor.
Ekonominin çok önemli bir parçası olan kadınların daha uzun ve sağlıklı yaşaması durumunda sadece 2040 yılına kadar 1 trilyon dolarlık kazanç sağlanıyor. İlgili raporlara göre kadın sağlığına yapılan her 1 dolarlık yatırım, 3 dolarlık ekonomik büyüme getiriyor. Dolayısıyla, bilimsel araştırma, doğru sağlık hizmeti, veri analizi ve yatırım cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesinde önemli hareket noktaları olarak belirleniyor. Bu perspektifin Davos Zirvesi’nde ortaya konması önemlidir ve umut vericidir.” dedi.